Dün, Eski Sanayi ve Ticaret Bakanı Sayın Ali COŞKUN ile sohbet ettik.
Çanakkale seramik fabrikalarında müdürlük yapmış. Fabrikaların temelini 1959 da Başbakan Menderes atmış.
O yıllarda Biga’ nın nüfusu 5 Bin civarında , Çan ise sadece 900 kişiymiş. Yani büyükçe bir köy..
Ali COŞKUN’ a o yıllarda çok koşuşturuyor diye bisiklet almışlar. Sen misin bisiklet alan .. Çan’ da dedikodu başlamış. ” Fabrika batacak , deve hanı olacak. ” diye.
Deve hanı olma esprisi de, o dönemde deveciler varmış. Deveci Arif’ te bölgedeki maden sahalarını iyi biliyor diye fabrikaya işe alınmış.
Demek ki, maden sahalarını bilmek için deveci olmak yeterliymiş.
Malum Biga’ nın köftesi meşhurdur. Çan’ dan Biga ‘ya köfte yemeye giderlermiş. Tabii o dönemde Biga’ ya gitmekte lüks, hele bir de köfte yemeye gitmek… Laila’ ya gitmek gibi bi şeydi sanırım. Lüks sayılırmış.
Nereden nereye….
Geçen hafta da TÜSİAD Başkanı aynı zamanda da Sütaş sahibi , Karacabey’ li hemşehrimiz Muharrem YILMAZ’ın boğazdaki yalısına konuk olduk.
Başkan’ın Karacabey’ de babasının yaptırdığı büyükçe bir ev göze batmış. Kasaba kıskançlığı tabii.. Bazı kişilerde evin kaçak olduğunu iddia edip, şikayet etmiş.babasını bu konu çok üzmüş. Başkan da , İstanbul’ da aldığı boğazdaki bu yalıya babasını getirmiş ve ölünceye kadar orada bakmış. ” Bu ev bu acıdan çok önemli, benim için ” diyor.
Sütaş’ın başarısından söz ettik. O dönemdeki konjonktürel gelişmelerin çok etkili olduğunu söylüyor. Günde 25 Bin noktaya süt sevk ediliyormuş. Müthiş bir performans… Büyük bir başarı..
Nereden nereye..
Biga’ da Demko vardı. Biga’nın tek sanayi tesisi.. Hepimizin saygı duyduğu, köylüye domates ektiren, para kazandıran ve özellikle sezonda yüzlerce işçi çalıştıran bir tesis..
Demko deyince herkes saygı duyardı. Şirket küçüldü. Halen bir şeyler yapmaya çalışıyor.ama, bildiğim kadarıyla kimseyi mağdur etmediler.
Başında Cahit KIRICI gibi, bir Genel Müdür vardı. Saygı duyduğumuz..
Nereden nereye..
Bir zamanlar yine Biga’ da ” Tez gıda ” diye bir şirket vardı.adamlar Biga ya geldiler. Köylünün malını değerlendirdiler, yüzlerce kişi çalıştırdılar..Biga için büyük bir yatırımdı. Ama , adamlar tutarsızdı. Havalar yerinde.. Altlarında son model arabalar. Lüks yaşantılar .. Oraya , buraya bağışlar. Sonra ne oldu ? Biliyor musunuz ?
Bir çok kişinin parasını ödemeden gittiler.Köylüler perişan oldu.. İşçilerin, emekçinin alın terini ödemediler. Çekip gittiler.
Nereden nereye..
Bugüne baktığımızda;
Yatırımları ile saygı duyulan İbrahim BODOR’ u görüyoruz.
Karacabey’ den sütçü olarak çıkan , TÜSİAD Başkanlığına yükselen Muharrem YILMAZ’ı görüyoruz.
Demko’ yu yıllarca başarıyla yürütmüş, saygı duyulan bir Genel Müdürünü görüyoruz.
Bu olumlu örnekler yanında, arkasından küfür ettiren bir başka patronu da biliyoruz.
İster patron ol .. İster Genel Müdür..
Öncelikle .. Adam olmak lazım.
İşte ardından bırakacağın iz bunlar..
Sayın Patron …
Sayın Genel Müdür…
Sayın Deveci..
Yoksa arkamızdan ne derler ?
Nereden nereye !…